Yapılaşmanın yüzde 95’inin deprem kuşağında yer aldığı ülkemizde su yalıtımı
binaların depreme dayanıklılığını doğrudan etkileyen unsurların başında geliyor.
Su yalıtımı, yani yapıların suya ve neme karşı korunmaları için yapı temelinde ve yüzeyinde yapılan koruma işlemleri, yapılaşmanın yüzde 95’inin deprem kuşağı üzerinde yer aldığı ülkemizde hayati önem taşıyor.
Yapı stokunun yüzde 75’ini oluşturan betonarme yapılar deprem kuvvetlerine beton ve içindeki çelik ile karşı koyarlar. Su yalıtımının iyi yapılmadığı ve yapı elemanının içine su aldığı durumlarda su havadaki oksijenle temasa geçerek çelik malzemeyi paslandırır. Betonarme taşıyıcı sistemin içindeki çelik su alıp paslanırsa, çürüyüp deprem kuvvetlerine karşı koyamaz ve binanın yıkılmasına neden olur.
SU YALITIMI YAPTIRMANIN HAYATİ BİR ÖNEMİ VARDIR!
Su yalıtımının bina güvenliği için hayati öneme sahip olduğunu belirten BTM Yönetim Kurulu Üyesi Orkun Ürkmez, “Ev kiralarken veya satın alırken genellikle metrekaresine, mutfak dolaplarına, banyo seramiklerine bakarız, oysa olası bir depremde bizi kurtaran bunlar değil sağlam temeli ve taşıyıcı sistemi olan binalardır. Dolapları veya seramikleri değiştirmek çoğu zaman mümkündür ancak su yalıtımı temel aşamasında yapılan ve binanın üzerine inşa edildiği bir uygulama olduğundan değiştirmek asla mümkün değildir. Sonradan bina dışından veya bodrum içinden yapılan su yalıtım uygulamaları “pişmanlık yalıtımları” temelden; yani işin başında yapılan yalıtımın yerini tutmaz.
Su yalıtımı kaliteli, detayına uygun ve iyi uygulama ile yapılmış binalar depreme dayanıklı olur ve hayat kurtarır.” Peki, binanın deprem dayanıklılığını da doğrudan ilgilendiren su yalıtımına ne kadar dikkat ediyoruz?” dedi.
Bazı bölgelerde binanın depreme dayanıklı olup olmadığı öncelikli sorumuz olur. Bunun için de taşıyıcı sistemi, zeminin sağlam olup olmadığı gibi sorular sorarız. Yapıların yağmur, kar gibi yağışlar, topraktaki nem, basınçlı basınçsız yeraltı suları ve banyo tuvalet gibi ıslak hacimlerde kullanılan su nedeniyle sürekli suya maruz kaldığını hatırlatan Ürkmez, “Doğru su yalıtımı ile binanın taşıyıcı kısımlarının su alması ve betonarme yapıdaki çelik malzemenin paslanarak zarar görmesi önlenebilir. Böylece bina depremde daha güvenli hale gelir” diye konuştu.
PEKİ, EV ALIRKEN SU YALITIMI İLE İLGİLİ NELERE DİKKAT ETMELİYİZ?
Ev alırken ya da kiralarken su yalıtımının hangi yapı malzemeleriyle, hangi yöntemlerle sağlandığının, binada drenaj sisteminin olup olmadığının öğrenilmesi gerektiğini vurgulayan Ürkmez, su yalıtımı ile ilgili dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıraladı;
“Tavan ve duvarlarda su izleri, sıva kabarıklıkları, çatlaklar gibi yapıda su yalıtımının doğru yapılmadığını gösteren işaretlere dikkat edilmelidir.
Suyun çatılardan veya tavandan damlaması, bodrumları su basması gibi durumlar su yalıtımının iyi sağlanmadığı yapılarda meydana gelir. Yine doğru su yalıtımı yapılmadığı için binalarda oluşan bakteri ve küf sağlığa zarar vermekte, uzun vadede ciddi sorunlara yol açmaktadır.
DOĞRU UYGULAMA İÇİN YILLARIN TECRÜBESİ BTM
Su yalıtımı bir sistemdir ve doğru yalıtım; doğru malzeme, malzemeye uygun doğru detay ve doğru uygulamanın birleşiminden geçer. Doğru su yalıtımı ile güvenli, sağlıklı ve konforlu ortamlar sağlanabilir.
Doğru uygulama için tecrübeli ve konusunda uzman ekiplere ihtiyaç duyulur. BTM’nin bu konuda yurdun dört bir yanında hizmet veren uygulayıcı bayi ekiplerine kolayca ulaşmanız mümkündür.
Ayrıca BTM bünyesinde yetişmiş konusunda uzman mühendis ve mimarlardan oluşan teknik kadrosu ücretsiz olarak daima hizmetinizdedir.
Temelden itibaren kaliteli ve uygun su yalıtımı, yapıların hem uzun ömürlü olmasını sağlar hem de bakım giderlerini azaltır.”